Öğreniyoruz, öğretiyoruz. Buraya kadar her şey yolunda. Peki
öğrettiklerimiz gerçekten gerekli mi? Mesela “Kestane, Gürgen, Palamut, altı
yaprak üstü bulut..” şarkısını beynine kazısa, ne kazanacak benim minik
Ceren’im? Ya da “Arı, vız vız vız diye çalışır.” repliğini defalarca tekrar
etse, ne öğrenecek?
Bu konuda birçok anasınıfı zümremle tartışırım. Geçen gün
yaptığımız fikir alışverişimizde bu konunun iyiden iyiye sorun olduğunu fark
ettim. Çocuklarımın zihnini gereksiz meşgul edecek mantıksız çiçekli, böcekli
şiirler öğretmiyorum ben. Burada durup ne kadar iyi yaptığımı anlatmayacağım
tabi. Ama yanlış giden bir şeyler var doğrusu.
İlkokulda Yeşilay kolundayken, şimdilerde klüp diyorlar, öğretmenim
Yeşilay hakkında şiir yazmamızı istemişti. Baskıcı ve dar kalıplara alışan
öğrenci zihniyetiyle, kitaplardan otlanmaya çalışmıştım. Öğretmenimin nazik
uyarısı ile (“Özgün bir şiir istiyorum Hatice Kübra!”) kendime gelmiştim.
Eve gittiğimde aklımda sadece tek şey vardı, şu ödevden bir
an önce kurtulmak. Ama gel gör ki aklıma tek kelime gelmiyordu. Ben o an şiir
yazmak istemiyordum, yalnızca öğretmenimin istediğini yapmaya çalışıyordum.
Abime gittim ve durumu anlattım. Çok bunaldığımı fark etmiş olacak ki, “Sen git
Mervelerle oyna, ben şiiri hallederim.” dedi, yüce gönüllü insan. Üzerimden bir
yük kalkmıştı resmen.
Eve döndüğümde abim şiirimi yazmıştı. Hiç unutmam o şiiri.
“içki, sigara, kumar Onlara uymayalım
Ocakları söndürür Eroin kullanmayalım
Onlar düşman gibidir Bile bile, zehirle
Felaket çeşitidir. Hayata son vermeyelim.”
Ocakları söndürür Eroin kullanmayalım
Onlar düşman gibidir Bile bile, zehirle
Felaket çeşitidir. Hayata son vermeyelim.”
Öğretmenim şiirimi çok beğenmişti ve benim yazdığıma
inanmıştı. Minik şaire olmuştum o an. Ben de hiç bozuntuya vermemiştim. Beni
buna öğretmenim mecbur bırakmıştı. Peki ben, bu sayede ne öğrenmiştim?
Hadi beyin fırtınası yapalım:
1. Gereksiz ağır ödevler vererek, internet çıktısı getiren öğrencisini azarlayan öğretmenin haklılık payı yüzde kaç?
1. Gereksiz ağır ödevler vererek, internet çıktısı getiren öğrencisini azarlayan öğretmenin haklılık payı yüzde kaç?
2. Öğretmen baskısı ile öğrencinin o konuyu öğrenme
olasılığı yüzde kaç?
3. Ezberle doldurulan beyinlerin, üretici, istekli ve özgün
ürünler oluşturma ihtimali yüzde kaç?
4. Annelere, babalara, ağabeylere yaptırılan ödevlerin
öğreticiliği ne kadardır?
5. Kabartma tozu pastayı ne kadar kabartır? Babam böyle
pasta yapmayı nereden öğrendi?
6. Bu bir çelişki midir, hepsini istiyorum.